Karun Ve Anarşist

        İskender Pala'nın her kitap yorumunu yazarken ne kadar güzel yazdığını düşünüyorum hep. Bilgi, tarih, kültür hikâye, anlatım yalınlığı, akıcılığı ve okuyucuyu bağlayan o müthiş konular...

        İskender Pala, geç keşfettiğim bir yazar olsa da sırasıyla kitaplarını temin ederek okuyorum. Kaybettiğim zamanı kazanıp tüm romanlarını okuduğumda içim rahat edecek 😊 Bu okuduğum dördüncü kitabı

Karun ve Anarşist kitabının konusu da tarihle bağlantılı bir günümüz romanı aslında. Hikâyedeki kahraman isimleri bile birbirinin tersi olarak seçmiş yazar. Tarihteki Lidya Krallığındaki köle Halludas'ın hikayesi günümüzdeki Sadullah mesela.
 İlk Lidya krallığı anlatılırken isimler orijinal isimler gibi geldi sonra günümüze dönünce ilk etapta değil ama bir bölüm sonra anlayabildim. Benzer hecelerden var sandım sonra bir baktım ki birebir tersi isimler. İlginç düşünülmüş. Tüm karakter isimleri bu şekilde seçilmiş.

Hikâyede Lidya Kralı, 3 köle, 1 nakkaş ve nakkaşın kızı arasında geçiyor hikâye. Lidya’nın Keyhüsrev’le savaşa hazırlığını ve yanılgıları anlatılıyor. Fakat hep söylenildiği gibi tarih tekerrür ediyor ve günümüzde de buna uygun işlenmiş konu.

Bir cinayet işleniyor hem Lidya da hem günümüzde... İkisinin de faili meçhul ve ikisinde de masum kişiler tutuklanıyor ve belki de hayatları tarumar oluyor. Er geç gerçekler ortaya çıkıyor fakat yıllar sonra. Kırılan kalpler, yaşanamayan aşklar ve en çok da güvenilen arkadaşlıklar.
Hikaye çok gerçek ve gerçekten kalp yorgunluğu. Yazar istediklerini çok çok güzel anlatmış.

Her romanı gibi İskender Pala nın bu romanı da tavsiyemdir. Buyurun okuyun efendim.