Kayıtlar

DÜN-BUGÜN etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

2019'u Karşılarken Hayatımızı Güzelleştirelim

Resim
Çok coşkulu olduğum yegane dönemlerden biridir yeni yıl. Hep umut dolu hep formumda olurum. Bir yeni yıl şarkısı duymam o günümü çok verimli ve coşkun geçirmek için yeterlidir bana. Bu coşku bence çocukluktan geliyor. çocukluğunda tek bir gün bile ailesi ile noel ağacı süslememiş bir insandan bu coşkuyu beklemek hata olur. Çünkü bu coşkunun bu kültürün ailede kazanıldığına inanıyorum. Tabi ki de yetiştiriliş, yetiştiğiniz bölge ve ailenin sosyal ve hatta dini yapısı bile  yeni yılı kutlayıp kutlamamanız da bir etken.  Ama ben her ne olursa olsun yılbaşının hele ki ağaç süsleyip noel babayı bekleme umudunun bir çocuktan alınması taraftarı değilim. İşin içine dini görüşleri katmanın ise tamamen yanlış olduğunu düşünüyorum. Ben kendi fikrimce Hz İsanın doğum günü sayılan noeli de kutlayabilirim. Allahın yarattığı bir Peygamber için bunu düşlemem hiç şaşılası bir durum olmamalı. Ama bu düşüncede olmayanlar, varsın şöyle düşünsünler biz yeni bir yıla girişimizi kutluyoruz. Buda ağa

Ne Güzel Adamsın Sen

Resim
Bu hikayeyi daha önce de okumuştum. BilmEyenler varsa onlar da okusun isterim. O zamanlar tığ gibi delikanlı, cepte para çok. Oyuncu bir de, Mavi Boncuk filmini çekiyoruz. Bir gün setten çıktık, eve gidiyoruz. Ben Laleli’de oturuyorum, Kemal benden önce çıktı. Herkes yevmiyesini almış. Taksiyle kendi arabasıyla giden gitti. Baktım Kemal yürüyerek gidiyor, üç kilometre var gideceği yere. Her gün yürüyerek gidip geliyor, merak ettim nereye gidiyor bu adam böyle diye. Uzun süre yürüdü, sonra bir bankta yatan adamı kaldırdı… Bir şeyler konuştular, sonra cebinden para çıkarıp verdi. Şaşırmıştım, ardından biraz daha ilerde bir lokantaya girdi, bir şey yemeden çıktı, oraya da para verdiğini görmüştüm… Bıraktım takibi, banktaki adama yaklaştım, ‘Tanıyor musunuz o az önce size para veren adamı?’ dedim. ‘Adını bilmem, sormam da, her gün para verir bana…’ dedi. Teşekkür ettim, az ilerideki lokantaya gittim, ‘Az önce gelen beyin borcu mu var size?’ dedim, tanımadılar beni… ‘Kemal abi’nin mi,

Hoşgeldin 34 yaşım...

Resim
Hoş geldin 34 yaşım... dün gibiyken çocukluğum neredeyse yolun yarısına gelmişim. Ağlamışım, gülmüşüm, hırpalanmışım ,sevmişim... ve en güzeli 30 lu ilk yılımda Allahım kızımı nasip etmiş bana... Umarım bu yaşım ruhumu daha çok doyurur,umarım bu yaşım sağlıklı huzurlu olur, umarım gülüşlerim ve şükrüm bol olur, umarım sevdiklerim yanımda olur, herkeslere selam olsun 👋👋 Her yıl başka güzelliklerle geliyor değil mi? Eski yaşın tadı yenisinde olmuyor.Yeni yaşın tadı eskiyi aratmıyor. İnsan her yeni yaşı sevinçle kucaklıyor da yaş aldığının farkına geç varıyor. Kadınsanız hele bir de anneyseniz yaş almak sadece yaşınızı büyütmüyor,daha olgun daha farkına varmış daha sevgi dolu daha sabırlı ve daha yorgun yapıyor. Yaşanmışlıklar şöyle duradursun biz devam edelim yaşamaya ve hayattan keyif almaya. Ademoğludur insan bilirsiniz beşerdir.Yerinde durmaz durursa tükenir. Gelişmelidir. Yerinde durdun mu olmaz öldüm say... hani Pablo Neruda demiş ya, yavaş yavaş ölürler seyahat etm

Kemal Sunal Candır...

Resim
Beni en derinden yaralayan olaylardan biridir Kemal Sunalın ölümü... Çünkü bizim evde ve bende yeri çok farklıdır. Çocukluğumun kahramanıdır benim. Bir gün tanışabilmeyi çok isterdim... Çocukken Kemal Sunal filmi varsa düğüne-derneğe gitmeyi reddeder,hatta sokakta oynamayı dahi reddederdim. Bir çocuk için oyunun önemini anlatmama gerek yok sanırım. İşte benim çocuk halimde oyundan bile değerliydi Kemal Sunal. Hala daha da öyledir. Kemal Sunalın bir filmi vardır Talih Kuşu diye... Her filmini büyük istek ve mutlulukla izlediğim bu filmi oldum olası hiç sevmedim. Çocukken kalbimi çok acıtırdı bu film,bildiğiniz ağlardım ,yastığın arkasına saklanırdım bu filmde. Çünkü Kemal Sunalı kaçıran kötü adamlar Kemal Sunalın milli piyangodan kazandığı paraya ortak olmak için zorla onu tutup bileğinden kat akıtmaya ve kan kardeş olmaya çalışıyorlardı. Yanlış hatırlamıyorsam Kuzey Vargındı kötü adam.Kemal Sunalın canının acıtıldığı o sahne benim çocuk hafızamda çok acıklı ve dayanması zor

Kızımın Kahraman Babası...

Resim
KIZIMIN KAHRAMAN BABASI,BENİM HAYAT ARKADAŞIM BABALAR GÜNÜN KUTLU OLSUN...

Benim Babam

Resim
Annelik yaşanılası en güzel ,en paranoyak duygu iken babalık neydi? Anne hastayken başında beklerken,yemek yemedin diye peşinde koşarken,sorgusuzca sarılıp sana sevdiğini söylerken,önce sen derken sahi neydi babalık? NEFESTİ babalık, var olduğunu bilmek,sırtını yaslamak,gölgesinde dinlenmek,düştüğünde içi yanarak uzatılan eldi babalık...evde yemek azsa baba yemez,pasta mı? hiçbir baba zaten pasta sevmez,korkulacaksa babadan korkulur,evin içinde oyun oynanmaz,baba ile arkadaş olunmaz,baba ile gezmek keyifli olmaz ,babanın yanında uzun oturulmaz,babalara her şey söylenmez yada en son duyar babalar... Bu kalıplarla büyüyen anne babalarımız ve günümüzde artık bu kalıpları yıkmış olan baba-kız    baba-oğul  arkadaşlıkları... Tam anlamıyla bahsettiğim gibidir babalık bende. Gölgesinde dinlendiğim nefesi duyduğumda huzur bulduğumdur... Çocukluğuma dair bütün hatıralar onundur. Evde aşağıya inen koca camın arkasındaki isim ne ablam ne benimdir. Bizimle yerden yüksek oynayan babamdır.

ANNE-Bir gün değil hergün

Resim
Küçücük bir bakışın çözer beni kolayca...  Anne olduğumdan beri kendi çocuk olduğum günleri unuttum. Sanki hiç çocuk olmamışım gibi. Sadece kızımın sarıp sarmalanmaya ihtiyacı var gibi hissettim.Halbuki bende hala annemin çocuğuydum ve benimde ihtiyacım vardı.Bazen anneme sarıldığımda bunu son zamanlarda ne kadar az yapıtığımı düşünüyorum .Yada sadece anneme ve bana ait olan bir zaman neden yaratamıyoruma takılıyorum. Annelik benim kayıp dünyam mı? Kendim annelik serüveninde kayboldum sanırım. Bir anneyim her şeyi en iyisi ile yapmaya çalışan, hep eksik kalan, çok seven. Ama Hande yi bulamıyorum. Hande kayıp.Zorluyorum bazen,sonra diyorum ki Nisan mutlu olsun da kaybolan benim 3 yılım olsun. Keşke başarabilseydim.geçtiğimiz 3 yıl boyunca hem anne, hem Hande, hemde çocuk olabilmeyi... Geçtiğimiz pazar anneler günüydü kafamda bunu irdeledim. Kendi günümün kutlanmasını beklerken. Kızımın ilk defa ağzından dökülen ''annecim anneler günün kutlu olsun ''demesi beni

Hıdrellez gelmiş hoşgelmiş...

Bu senede çok şükür hıdırellez geldi.Benim güzel bahar bayramım. Öyle çok istiyorum ki kızımda benim gibi olsun. Bu coşkuyu baharı yaşasın. Bugünü bayram havasında kutlasın.. Neyse ki bu sene tamda anlayabileceği yaşa geldi diye düşünüyorum. 2,5 yaşında ve eğlenmeye bayılıyor her çocuk gibi. Dolayısı ile bu sefer hıdırellezi kutlarken oda yanımızda coşkulanacak ve dilediğince oynayıp,aklına yazacak diye düşünüyorum. Ne mutlu bana...ŞÜKÜR Çocukluğumda bahçeli bir evde yetiştiğim için bir hafta öncesinden bahçeye çer-çöp doldurmaya başlardım.Hıdırellez günü herkes sokaklarda olur öncelikle topladığımız çer-çöpten ateş yakar ,biz çocuklar ateşten atlayıp eğlenirken annelerimiz çiğdem çitleyip darbuka çalar ,oynar, şarkı söylerlerdi. Ne güzeldi çocukluğum. O anlar hayatıma kazınan en güzel en saf anlardandır. İyi ki var anılarım şükürler olsun. Hadi bakalım hıdırelleze hazırlanalım, Öncelikle hıdırellez günü ereken kalkalım,evimizi, temizleyelim ve havalandıralım. Sonrasında kullan

Ederlezi...

Resim
Her yıl heyecanla beklediğim,günler öncesinden planlayıp harekete geçtiğim canımm ederlezi yani hıdırellez...  Daha öncede bahsettiğim gibi bir seremoni benim için ve o yüzden layığıyla kutlanmalı. Hıdırellez aslında bahar bayramıdır. Baharın gelişi kutlanır. Ve inanışa göre Hz Hızır ve  Hz İlyas 5 mayıs akşamını 6 mayısa bağlayan gecede denizde buluşurlar. Ve kimin ne dileği varsa; deniz kenarına yapılan taşlardan dilekler yada yazılıp gül ağacına asılanlar hangisi ertesi gün yoksa onu Hızır'ın yada İlyas'ın aldığına ve o dileğin yıl içinde gerçekleşeceğine inanılır.  Ben inananlardanım. Şehir efsanesi olmadığına göre. Hızır Aleyisselamında var olduğunu bildiğime göre dileklerimin de gerçek olacağına inanırım.Olur da. Zaten her şey inançla ve beynimizi yönlendirmemizle değil midir? Bugün oluşan bu muhteşem enerjiden neden yararlanmayalım.Her şeyin enerjiden oluştuğunu biliyorsunuz değil mi? O halde neden bu günü boş geçirelim. Hadi kalkın hazırlanın hıdırellezi kut

Telomer Nedir?

Resim
Hiç yaşlanmadan yaş almak ister miydiniz? Hem ömrünüz uzayacak hemde yaş aldığınız hiç belli olmadan güzelliğinizi,gençliğinizi ve diriliğinizi korumuş olacaksınız.Ne güzel ve aynı zamanda da ütopik.  Gerçi ilerleyen teknolojiyi düşündüğümüzde artık olabilitesi var. Fakat bu ömrü uzatmak değilde yaşadığımız ömrü daha sağlıklı geçirmemize olanak tanır diye düşünüyorum. Aksi takdirde bize biçilmiş ömrü avakado yiyerek uzatabileceğimizi düşünmüyorum. Bilim henüz bir DNA ya baştan hayat verecek kadar mümkün şeyler yapamıyor. Çünkü tek bir yaratıcı var ve yaratma gücü sadece yaratıcıda yani yüce Allah tadır. Bu konuyla ilgili Dan Brown un başlangıç kitabını da okumanızı tavsiye ederim. Bununla birlikte sağlıklı yaşamı ,yaşadığın anı kaliteli ve sağlam geçirmek adına sonuna kadar destekliyorum. Size biçilen ömrü alkol ve sağlıksız beslenmeye heba edeceğiniz gibi sağlıklı besin ve sporla bedeninizi tıpkı gençlikteki gibi ayakta tutabileceğinize inananlardanım.  Son zamanlarda telom

B12 Vitamini-Yada Eksikliği

Resim
İnsan 30 yaşına vardığında artık vücudunda değiştiremeyeceği bazı şeyler oluşuyor bence. Metabolizmanız yavaşlıyor. Vücut tipiniz oturuyor ve artık daha yavaş kilo alıp daha yavaş kilo veriyorsunuz. Vücudunuzda bazı şeyler kalıplaşıyor.  Ben de öyle olmuştu. 30 yaşından sonra eski esnekliğinizi tekrar bulamıyorsunuz ve artık kalıplaşan karın ,kalça ve göğüs şekliniz hep öyle kalıyor. Tabi ki çok sağlıklı beslenip spor yapanlar için bu çok geçerli değil. Bu sonuna kadar sağlıklı beslenmek isteyip,yemeği yemek olarak değil de sanat gibi gören özellikle de bu yaşına kadar neredeyse hiç spor yapmamış olan bendeniz ve benim gibi arkadaşlar için geçerli bu söylediklerim. Şu an 33 yaşımdayım ve hayatımın hiçbir döneminde sağlıklı yaşamaya ve spor yapmaya bu kadar istekli olmamıştım.  Spor dediğim de öyle çok zorlayıcı şeyler değil aslında yoga istiyorum neden mi? hem vücudum hareket edip esneyecek hemde ruhum ilahi yaratıcıya biraz daha yaklaşacak böylece. Hem spor hem tasavvuf aşkı diyel

Düğün Şarkıları

Resim
Bir düğünü düğün yapan en önemli unsurlardan biridir müzik. İcra eden kişi yada kişilerin çok iyi olması ,size güven vermesi en önemli 2 unsurdur. Tabi ki her şeyin yolunda olması için sizinde biraz çalışıp; ister orkestra ister dj ile anlaşmış olun karşı tarafa bir liste vermeniz gerekmekte. Bu listede öncelikle düğünün ana teması ne olacak yani dönem şarkılarımı yoksa günümüz şarkılarımı? çalsın (70ler 80ler günümüz pop,yunan ve rumeli müzikleri vb.) ona karar vermeniz gerekmekte. Ben nostalji sevdiğim için düğünün başlama ve yemek esnasında çalan şarkıların sakin nostaljik birde yunan kültürüne düşkünlüğümden bu tarzda olmasını istemiştim.  Ama iş eğlence kısmına gelince vur patlasın çal oynasın.Günümüz roman ve pop müzikleri ile devam ettik.Nede olsa Türküz için işine roman havası girmezse düğün olmaz bizde.  Ana temayı seçtiniz özel şarkılar varsa belirtin. Yoksa temayı söyleyip akışa bırakın.Fakat daha işimiz bitmedi. Seçilecek önemli şarkılarımız var İlk sahneye g

Düğün organizasyonunuzu kendiniz mi yapacaksınız?

Düğün mevsimi geldi çattı. Düğününüz için muhtemelen artık bir mekanla anlaştınız.Gelelim organizasyon işine. Genelde mekanlar standart paket uygularlar. Mekan biraz daha lüksleşir  yada otel olursa organizasyon işini yapacak olan firmalar vardır ve onlardan yardım alırsınız.Bunlar için tabi masraflı olan bu dönemde ekstra bir bütçe ayırmanız gerekir. Eğer daha az bir bütçeyle paket içine dahil edilmiş bir organizasyon varsa onu kabul edin derim. Tabi kabul etmek için içinize çok sinmesi yada  sizin müdahalenize açık olması gerekir.(Sizin müdahaleniz de de ekstra bir bütçe ayırmalısınız ama yarı yarıya diyelim.) Çünkü o gün hiçbir şey canınızı sıkmamalı,keyif almalı her şeyi kafanızda bitirmiş olmalısınız. Eğer müdahaleye açık bir yer tercih ettinizse  ve bazı şeyleri değiştirmek istiyorsanız yada tüm organizasyonu siz yapacaksınız (ki ben tüm organizasyonumu kendim yaptım dillere de destan oldu) gelin tavsiyelerime göz atın; Öncelikle sezonun renklerinden bahsedelim.Bu sene pemb

Düğün Hazırlık Mevsimi Geldi

Resim
Bu sene İzmir de neredeyse hiç kış yaşamadık. Hava hep bahar gibiydi. Fakat artık mart aynın ortası olunca dalların tomurcuklandığını,yeşillendiğini ,pembe beyaz çiçekler açtığını gördük ya... Gönlümüzün yaylarının gevşediği,içimizin pır pır ettiği , elimize kese kağıdı içinde tuzlanmış çağlaları alıp kıtır kıtır yediğimiz en sevdiğim zamana geldik. Baharda ıslatılıp tuzlanmış çağla yemezsem o bahar bana gelmemiştir henüz. Hemen arkasından yeşil can erik ve de hıdırellez...Cemreler mi? onlar çoktan düştü. Geçen hafta suya düşmüş sonuncusu. Yani anlayacağınız dostlar bahar geldi... Bahar gelince gönül yayları gevşediğinden midir bilinmez ,düğün ,nişan mevsimi de gelmiş demektir. Bakalım bizim aileyi de bir düğün bekliyor bu yaz... Düğün demişken; eğer sizi de bekleyen bir düğün varsa gelin tavsiyelerime göz atın bakalım; Her tasarım kendine özeldir. Her düğün de öyle!!! Öncelikle yazları düğün salonları çok yoğun olduğundan hele ki düğünü  hafta sonu planlıyorsanız (cum