Kayıtlar

Ocak, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Fay Kırığı Rojin

Resim
Serinin üçüncü ve son kitabı olan Rojin de yazar hikayenin en başına döner. Her kitapta bolca hissettiğiniz  ve orada yaşanan ruhsal travmaların bel kemiğidir bu kitap. Mehmet'in askeri görevini tamamlamak için gittiği Şemdinli ve orada yaşananlarla başlar. Altan la arkadaşlığının başlangıcı ve Profla tanışmaları. Komutanı Cenkle ilk karşılaşması ve hissettirdikleri. Yakup'un komutanlığı . Mehmet'in habercisi balinanın aşçılığı... hadi gelin biraz inceleyelim. Hüzünle biten ikinci kitabı elime aldığımda ikincisi devam etseydi diye düşündüm. Evet serinin üçüncü kitabıydı Rojin ama en başa dönüyordu. Hikayenin ta başına Mehmet, Cenk ve Yakup'a Altan'a Prof'a Zeynep Bilmez yani Rojin'e götürüyordu bizi. Belki ilk kez adını duyacağınız Şemdinli,Balkaya, Çarçella, Gowende var bu kitapta...  Burada yaşananlar ilk iki kitabı oluşturuyor aslında. Bu kitap bir vatan ve askerlik kitabı. Dağlarda nasıl hayatta kalınır. Nereden ne yenilir. Arkadaşlıklar nasıl

Halil Cibran Felsefe Seti

Resim
Halil Cibran'ın felsefe seti olarak geçen 3 kitaptan oluşan seti her kitap alışverişimde karşıma çıkardı. Hep ertelediğim bu seti bu sefer edindim ve okudum. Aslında bu set üç kitabın toplamı 1 kitap olacak kadar az sayfada ama fazla içerikle hayata geçirilmiş. İlk kitap olan Ermişte bir çok konu üzerine felsefi görüşler yer almakta.El Mustafa denilen ermişin kasabasından ayrılmadan önce toplanan halkın sorduğu  sorulara verdiği yanıtlar üzerine kurulmuş bir sohbet. Nasihatlerden oluşan bu başyapıt ilk kez 1923 yılında basılmış.Ve dünyada en çok okunan kitaplardan olmuş. Aslen Lübnan asıllı olan Halil Cibran Amerika da yaşamış ve ilk eserini de ingilizce olarak kaleme almıştır. Kitapta bahsedilen beni etkileyen üç bölümden alıntı yapmak isterim. '' Zira sevgi taçlandırdığı kadar çarmıha da gerer sizi.Besler, büyütür hemde budar sizi. Doruğunuza tırmanıp güneşte titreyen  en hassas dallarınızı okşadığı gibi köklerinize de iner ve sarsar toprağa sıkı sıkı tutuşları

Tibet'in Gençlik Pınarı

Resim
Harika bir kitapla karşı karşıyayız. Bu kitap aradığım kitapmış. Tabi bir çırpıda okundu ve bitti. enerji  çalışmalarıyla ve kişisel gelişim çalışmalarıyla ilgilenenler bilir ki insan vücudunda tam 7 çakra bulunur. Bu çakralar gerektiği gibi çalışmayınca yada tıkanıklar gösterirse vücudumuz buna hastalık, yorgunluk ve yıpranma olarak tepki verir. İşte bu noktada bu kitap giriyor devreye. Tibetli budistlerin bildiği ve yıllarca uygulanan bu kadim sır artık biliniyor. Yıllar önce çok zor ulaşılabilen bir sır iken şimdi değişen dünyamızla beraber her şey çok daha kolay. Budistlerin yaşam felsefesi ve yaşam şekilleri hep çok ilgimi çekmiştir. Hep çok sağlıklı ve zinde olurlar. Aynı zamanda kendilerini geliştirmiş ve spirütüel yeteneklerini geliştirebilmiş insanlardır. Çünkü enerjiye ve varoluşun girdabına inanırlar. Biz neden inanmayalım. Hele bu yüzyılda herkes bas bas bağırıyorken... Bu kitap sayesinde ömrüm boyunca evet yanlış duymadınız ömrüm boyunca, kendimi bildim bileli ya

Fay Kırığı Emine

Resim
Bu kitap yorumundan okumaya başladıysanız. Lütfen önce aynı serinin Mehmet kitabının yorumunu okuyup sonra bu yoruma geçin. Ve zamanı gelmiştir Mehmet'in.  Her şeyin sahibi olma para ve gücü elde etme aynı zamanda aşık mı değil mi? bilemediği bir kadın ile evlenmesinin. Koca Kadıoğlu şirketinin en büyük pay sahibi olmasının vaktidir. Kendinin de dediği gibi ilk İstanbul a geldiği zaman yaşayacaklarını hayal dahi edemezken şimdi boğaza nazır yalısında geçen gemileri izleme vaktidir. Tabi kendi iç çekişmesini bitirebilirse... Mehmet bu kitapta görüşmesi yasaklanan Emine ile evleniyor. Şöyle ki Eminenin abisi Yakup hastalığa yakalanıyor. Zaten uzuvları tam olmadığı için normal bir yaşantısı yok... Hayata veda edeceğini bildiği için öncesinde içinde yaptığı hesaplaşmalarda şunu görüyor. Altan? asker arkadaşı olan Altan beraber çatışmalara girdiği sırada Allah'a küfrederken ve ufacık bir inanç kıpırtısı yokken yüreğinde mayına neden Altan değilde ben bastım diye düşünüyor

Deniz Duası

Resim
Yeni yıl kitap hediye listemde de yer verdiğim Deniz Duası kitabı çok kıymetli bir yazarın. Üstelikte çok güzel bir amaca hizmet etmekte. Kitabı aldıktan sonra öğrendim bende. Bu kitap 2015 yılında hayatını kaybeden 3 yaşında ki mülteci bir çocuğa ağıt olarak yazılmıştır. Kitabın yazarı Khaled Hosseını bir baba ağzından ağıt olarak dile getirdiği kitap mektup şeklinde yazılmıştır. Ve inanın hiçbir mektup bu kadar değerli değildir. Bir babanın olacakları tahmin ederek sadece daha güvenli bir yaşam alanı bulmak için ölümü göze alması ve evladını koruyamaması ona yaşam sözü verememesi. Bunlar çok acı ve çok içe dokunan şeyler. Mültecilik günümüzün en büyük sorunlarından. Ülkesini korumak için savaşmayan herkes bir gün mülteci olmaya mahkum. Fakat çocuklar... Kimse çocuğunu ateş altında bırakmak istemez. Bu kısacık hikaye beni derinden etkiledi.Bu hikayeye konu olan 3 yaşında ki Aylan Kurdi nin sahile vurmuş fotoğrafını hatırlarsınız muhakkak. Çok ama çok can yakıyor.  Kitab

Büyü Dükkanı

Resim
Bu kitabı ilk gördüğümde çok etkileyici bir roman olduğunu düşünmüştüm. Etkileyici olduğu doğru ama roman değilmiş. Bir nevi kendini sorgulama kitabı diyelim. İçinde küçük hikayeler var. Büyü dükkanına sahip bir satıcı ve dükkanda aradığı her şeye bir bedel ödeyerek sahip olabilecek müşterilerin hikayesi anlatılıyor. Bu dükkanda her şey mevcut. Aşk, korku , şans, mutluluk,tutku... Kitapta kısa hikayeler anlatıldığı için kitabın özetini geçmeden beni en çok etkileyen alışverişi anlatacağım size. Devamını inanıyorum ki merak edip okumak isteyeceksiniz. Hikayeye başlamadan önce yazarından bahsetmek isterim. Kitabın yazarı tahmin edeceğiniz üzere bir psikolog. Bir terapi ve psikolojik gelişim merkezine sahip.Eğitimini ODTÜ de tamamlayıp yüksek lisans ve doktorasını da aynı alanda tamamlamış. Yine aynı bölüm olan klinik psikolojide uzmanlaşmıştır. Yurt dışında aldığı eğitim sonucunda da Psikodrama terapisti olmuştur.Psiko drama ve yazar hakkında daha detaylı bilgi için  http://yesim

Fay Kırığı Mehmet

Resim
Okuduğum en değişik kitaplardan biri diyebilirim. İlk sayfalarda okurken çok zorlandım hatta okuduğumu anlamayıp başa dönüp tekrar okuduğum oldu. Anlatımda sanki kimin konuştuğu belli olmuyor gibiydi. Bir cümlenin ortasına giren diğer ses başka karakterin sesiydi. Anlayacağınız okumak için kendimi zorladığım kitaplardan oldu.Kitap devam etmesem mi diye düşünürken sardı beni. Bazen böyle olur. Yazarın ise okuduğum ilk kitabı. Kendisi çok kıymetli bir yazarmış. Bilmiyordum yeni tanıdım. Kitap ta anlatılan hikaye 2005-2006 yılları Türkiye sinin sosyal ve ekonomik durumunu büyük aile şirketlerinin yada Türkiyenin tanıdığı ünlü ailelerin hayatına ışık tutmuş gibi. Tabi ki bu bir yargı değil. Olabilir şeyler anlatılmış kitapta olanlar değil. İki farklı Türkiye anlatılmış. Şimdilerde çokça yaşanan ötekileştirmeden bahsedilmiş.Bilerek ötekileştirilmiş.Değişik. Hikayenin asıl kahramanı Mehmet. Mehmet'in zorlu geçen askerlik anılarıyla başlıyor roman.Zaman zaman o günlere dönüyor M