Tefekkür...

Eylül kusursuzdur...
Eylül harikadır,sonbahar harikadır. Yapraklar sararıp,kızarıp döküldüğünden midir? kainatın kuralı mıdır? bilmem ama hüzünlüdür Eylül. Belki yaz aşklarına veda ettiği için çocuklar ...belki güneş daha az sızdığı için içeri... belki de rüzgar biraz üşütmeye başladığı içindir. Ama güzeldir...

Ben yaz doğumluyum yazın tam da ortasında Temmuzun 15 inde doğdum ben. Ama hep kışı daha çok sevdim. Hele ki sonbahar vazgeçilmezimdir benim.
Ruhum biraz baharcıdır benim.Hem sonunu severim baharın hem başını.  İlkbahar coşturur mesela içimi. O yüzden Nisan dır kızımın adı. Baharda açan ilk çiçekler gibi.

Hu ...ki İlla Hu... ne güzel tabiat,hele birde baş başa kalıp doğayla selamını alabiliyorsan Yaradanın. Ağaçların yaprakları 2 yana sallayışından tat alabiliyorsan,sararan yapraklara bakıp dünyanın döngüsünü ,kızıllaşan yapraklara bakıp aşkı tekrar hissediyorsan içinde...Eylül güzeldir.

Bu eylül de bir de  çocukluğumu hatırladım...Nicedir unutmuştum.Anne olduğumdan beridir habersizim çocukluğumdan. Ne büyük kayıp ,bir insanın çocuk olduğu zamanlardan bir an bile uzaklaşması.Hemde içi her daim çocukken.

Geçen hafta 7 eylül de tekrar hatırladım çocuk olduğumu. Anneme hastalık teşhisi konduğunda. Ne teşhisi olduğunu söylemiyorum çünkü yakışmıyor. İsmi yok bende hastalığın.
Ne kadar zamandır kendimi tefekküre adadım,içimde ruhumda bir şeylerin ışığı yanıyor. Fakat hangi kişisel gelişim hikayesini okursam okuyayım hepsinde istisnasız diyor ki ''Zül Celali Vel İkram'' önce kahır sonra ikram...

Bu hikayeleri okurken ,hiç bir kahırla karşılaşmadan ulaşan yok mudur? diye düşünürdüm. Şükür ki halim kahrolacak cinsten değil yine de... Şükür ki her şey yolunda bir ameliyatla çözülecek her şey inanıyorum,güveniyorum, şükrediyorum. Ya daha fenası olsaydı,ya.. deyip kalıyorum. Çünkü daha fenasını düşünmez benim aklım. İyi düşünürüm iyi olur. Enerjimizle yaratmıyor muyuz ?hastalıklarımızı...
O yüzden önce ağladım üzüldüm sonra Allahtan gelen her şey başım gözüm üstüne deyip kabul ettim. Şükrettim. Şimdi de onu bırakıyorum.Kabul ettiğim hastalığı pozitife döndürmek adına akışa bırakıyorum. Bu da benim tefekkürüm biliyorum.

Şükürler olsun,hamd olsun.

Her an kimin hangi konuyla imtihan edileceği yada yarım kalacağı bilinmez. O yüzden sevgi hep var olsun içinizde. Ve içinizde kanat çırpan tüm hayalleriniz için hemen harekete geçin. Dünyayı fark ederek yaşamayı. Yüzünüze vuran güneş ışığında bolca şükretneyi,Allahın selamını almayı,herkesi her şeyi çokça sevmeyi unutmayın.

Sevgiyle,mutluyum...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hoşgeldin 34 yaşım...

Grinin Elli Tonu ve serisi -Fifty Shades of Grey

Ederlezi...