Frida Kahlo

🌻🌼 Frida Kahlo deyince böyle çiçekli bir başlangıç yapmak istedim.  Malum Fridayı tüm fotoğraflarında makyajlı ve başına taktığı çiçeklerle görürsünüz. İşte bu görüntü size ne hissettirir bilmem ama bana müthiş bir enerji veriyor. Hele ki hayatını araştırıp kendisine ve enerjisine bir kez daha hayranlık duymamak pek mümkün değil.

Güzel, aşk ve acı dolu,tutkulu,güçlü bir yaşam...Acı derken evet aşk acısı yaşamış ama sağlık problemleri nedeniyle fiziken de çok büyük acılar yaşamış bir insan Kahlo. Aynı zamanda bir sanatçı,bir ressam. Hemde en çok kendi otoportresini resmeden Meksikalı bir ressam.Tam adı Magdelena Carmen Frida Kahlo dur.

20 yy'a damga vuran popüler kültür ikonlarından olan Frida Kahlo 1954 yılında aramızdan ayrıldı. 47 yıllık yaşamı boyunca bilinen inişli çıkışlı aşkları,siyasi görüş ve söylemleri ,resimleri ve tabi ki acı dolu yaşamı bugün bizlere miras kaldı. Hayatına dair güçlü duruşu ve yenilmezliğiyle genç kızlarımıza ne kadar da güzel bir rol model ve ikondur.

Frida hep kendi gerçeğini resmettiğini söylemiştir. ''Bildiğim tek şey şu ki resim yapıyorum ve buna ihtiyacım var''

Doğum günü 6 temmuz olan Frida doğum gününü 7 temmuz olarak kabul eder. 7 temmuz Meksika Devriminin gerçekleştiği tarihtir. Yengeç burcudur. Belki de o yüzden bu kadar kendi ile baş başa ve acı dolu olmuştur.
Sağlık sorunları çocuk yaşta başlamıştır. 6 yaşındayken babası ile çıktığı bir gezintide ayağının takılması ile düşmüş ve çocuk felci geçirmiştir.(bir ağaç köküne takıldığı söylenir) Bu olay sonrasında bir ayağı sakat kalmıştır. Kendisi bu olayı ''bedenime ilk defa o zaman acı girdi'' diye anlatır.

Okul hayatı parlak geçen Frida iyi okullarda okumuş ve bugünkü Frida olmasına katkı sağlayan bir eğitim görmüştür.Düşünce ve felsefi konularla ilgili etkin olan insanlarla dostlukları başlamış aynı zamanda edebiyat gruplarına üye olmuş ve siyasi fikirleri oluşmaya başlamıştır. Frida ilerleyen yıllarda Komünist Parti üyesi olmuştur.Ta ki hayatını değiştirecek kazayı yaşayana kadar sosyal ve eğitim yaşantısı hep parlak olmuştur. 18 yaşında ölümden döndüğü bir otobüs kazası yaşamış ve haftalar, aylar sürecek yatak seansları başlamıştır.Artık hayatında hiçbir şey eskisi gibi değildir.

Ailesi yatağa bağlı olan Frida için boyalar aldı ve resim yapmasını önerdi. Frida çok önemsemeyerek resim yapmaya başladı. Yatağın üstüne bir ayna koydurttu ve ilk otoportresini yaptı.2 yılın sonunda  yatağa karşı verdiği mücadeleyi kazandı. 32 ameliyat geçirdi ve ayağa kalktı.Hayata karşı 1-0 öne geçmişti.
Resim yapmaya devam ediyor arkadaşlarıyla görüşüyor ve partilere katılıyordu. Bu partilerden birinde ressam Diago Rivera ile tanıştı. Diego çok ünlü bir ressamdı ve Frida ona hayranlık duyardı. Frida ona resimlerini gösterdi ve büyük aşklarının ilk adımı böylece atıldı.

Kısa bir süre sonra Diego ve Frida evlendi. En büyük aşkı, Diegoyla yaşadığı gibi en çok canını acıtan da Diegoydu. Frida bu ilişkiyi şöyle anlatıyordu '' Hayatımda iki büyük  kaza geçirdim biri Diegoydu,diğerinde ise bir tren beni öldürüyordu(içinde bulunduğu otobüs tramvayla çarpışmıştı) Diego kesinlikle çok daha yıkıcıydı''

Frida'nın sergide yer alan ilk tablosu evliliğini resmettiği tabloydu .Diegonun işleri nedeniyle bir dönem ABD de yaşadılar.Bu dönem evliliği için can sıkıcı bir dönemdi. Kocasının sadakatsizliği daha da artmıştı. Kocasının başka başka kadınlarla yaşadığı ilişkileri kabullenemiyordu.Oysa ki mutlu bir birliktelik ve çocuk sahibi olmayı çok istiyordu.

Frida ve Diego evliydiler ama bu başkalarıyla beraber olmasını engellememişti.Bir zaman sonra Frida da tıpkı kocası gibi başkaları ile ilişki kurmaya başladı. Ve bunun neticesinde  10 yıl boyunca fotoğraf sanatçısı Nicholas Muray ile bir ilişki sürdürdü. Ve Frida'nın tüm güzel fotoğraflarının   Muray'ın  çektiği  fotoğraflar  olduğu söylenir.

Frida ve Diego resmen boşanmamıştı ama ayrı yaşıyorlardı. Resimlerinde hep acı içinde kaldığını
sahip olamadığı çocuğunu,aklından çıkaramadığı Diegoyu resmediyordu.Bu dönemde rahatsızlıkları baş göstermeye başladı ve bir operasyon geçirdi. Çelik korse kullanmaya başladı.
 6- 7 yıl boyunca kendini sürekli acılar içinde resmetti.Sonrasında ise durumu iyice kötüleşti.1953 yılında dünyada birçok sergi açmış olmasına rağmen kendi ülkesinde ki ilk sergisi vardı. Ama yataktan çıkmaması gerekiyordu. Frida bu sergiyi kaçıramazdı ve yatağıyla sergiye katıldı. Fakat neticesinde sağ bacağını kaybetti.1954 yılında yani aramızdan ayrıldığı yıl yaptığı tablo yaşasın hayattır.⇓

Nasıl tam da Fridaya göre değil mi?

resimler;
youtube,pinterest