Sufi Terapistin Sohbet Günlüğü-2018 9. Kitap

Bu kitap her zaman okuduklarımdan farklı bir kitap. Adından da anlaşılacağı üzere tasavvuf aşkını ve ilmi anlatıyor. Allaha yakın olmayı irşad olmayı anlatıyor.İçinizde tasavvuf aşkı duyuyorsanız iyi bir insan olma yolunda ilk adımlarınızı atmak isterseniz bu kitabı okumanızı öneririm.Yok eğer bu konular ilginizi hiç çekmiyor da dünya aşkıyla yanıyorsanız burada bahsedeceklerim ilginizi çekmeyecektir.
O yüzden tercihinizi yapıp okumaya devam edebilir yada başka konuya atlayabilirsiniz.
 Ben ise hem tasavvuf öğretisine bağlı hem dünyaya bağlı bir beşerim. Dünya halini unutmanın, yaşam sürdüğü müddetçe mümkün olmadığı kanaatindeyim. Ama bir gerçek var ki bu ilim öğrenilince ,okumaya başlanınca insanı çok daha güzel günlere götürüyor.Bir derviş yada sufi değilim.Bir dernek yada tarikata da üye değilim ama burada bahsedilen Cerrahi tarikatına katılıp sohbetlerini dinleyip feyz almak isterdim.

Kitabın yazarı Amerika da bulunan İslam Tarikatı Cerrahi (Halveti Jerrahi) tarikatının dervişlerinden biridir. Aynı zamanda trans personel psikolojinin öncülerinden ve kurucularındandır.Aynı zamanda kendisine Şeyh Ragıp denir.Musevi olarak doğmuş yıllar sonra müslüman olmuştur.

Bu kitabı size tam olarak anlatmam zor. İdraki zor bir kitap. Kendim henüz idraki ile uğraşmaktayım. O yüzden çok dikkatli ve yavaş okudum kitabı.Bu nedenle size de konu başlıklarından ve kitapta okuduğum hikayelerden biraz bahsedeceğim;

• Nefsini dönüştürmek; İnsanoğlu var olduğundan beri nefsiyle mücadele halindedir. Kimi Peygamber bile Peygamberlik mertebesine ulaştıktan sonra dahi nefsiyle mücadele halinde olmuşlardır. İçimizdeki beni ,egoyu yani nefsi belki bizler tamamen yok edemeyiz ama. İçimizde o her şeyin en iyisini ben bilirim diyen sesin nefsin sesi olduğunuz bilirsek belki dinlemekten vazgeçip kalbimize Allah'ı bulacağımız yere yönelebiliriz.''Allah buyurmadı mı ki ben size şah damarınızdan daha yakınım'' Kaf Suresi 16. ayet
• Kalplerimiz aynadır; Kalplerimiz Allah'ı bulacağımız en güzel  yerdir. Kalbimizi sadece kendimiz için değil cümle kainat için temizlemeli ve herkes için hayırlı olacak davranışlara yönelmeliyiz.Namaz Allah ile baş başa kaldığımız kalbimize davet ettiğimiz anlardandır. Zikir de de aynı şekilde Allah'ı kalbimize davet ederiz.La İlahe İllallah Allahtan başka ilah yoktur demektir. La kalbimizi temizleyen hecedir. Önce başımızı sağa çevirir ve başlarız La İlahe İllallah başımızın dönüp buluştuğu yer sol tarafta kalbimizin üstüdür.
• Allah'ın kitabını okumak; Allah Bize peygamberler aracılığıyla Kutsal kitaplar indirmiştir. Biz bunu bilip nasıl kitap okumayız? Kuran da yazan her şey bugün yaşayacağımız şeylerin anahtarıdır. Allah ile bulduğumuz konuşma fırsatıdır. 
• Yüzümüzü nereye dönersek Allah oradadır; Bir gün kavmi Hz Musa'ya Ey Musa Allah'ı bu gece evimize yemeğe davet et,görelim tanışalım der. Musa kızarak.Bu ne biçim kelamdır. Allah yemekten, içmekten müsterihtir. Nasıl yemeğe gelir der. Akşam eve gidince Allahın huzuruna çıkar ve yaşanan olayı anlatır. Allahu Teala ise Ey Musa git onlara ve geleceğimi söyle buyurur. Musa kızgın, gidip kavmine bu akşam Allah'ın yemeğe geleceğini söyler.Herkes hazırlığa başlar. Bir koşuşturma vardır. O sırada yaşlı bir adam gelir ve yemek ister. Onlar ise bugün Allah yemeğe gelecek çok işimiz var hadi sende kuyudan su çek getir der. Ve adamı da işlerine koşturular .Akşam olur.Gelen giden yoktur. Musa mahcup olmuştur. Tekrar Allahın huzuruna çıkar Ey Allahım gelemeyeceğini söylemiştim sen geleceğini söyledin ama gelmedin neden? der. Allahu Teala ise hayır Musa yanılıyorsun geldim yemek istedim ,yemek vermediğiniz gibi beni de işlerinize koşturttunuz der. Allah ben bütün gönüllerdeyim buyurmadı mı? Benim kullarımı doyuran beni doyurmuş olur buyurdu.
• İbrahim Bin Edhem; İbrahim Bin Edhem Belh şehri sulatanıdır ve tüm saltanatını bırakıp Allah yolunda bir derviş olmuştur. Hayatını okumanızı ve feyz almanızı öneririm. En bilindik hikayesinden bahsedeyim size;. Bir gün sarayındayken sarayın bahçesinden bir gürültü gelir. İbrahim hışımla dışarı çıkar ve bakar ki yoldan geçen bir kervan bahçeye yerleşmekte çadır kurmaktadır. İbrahim kervana doğru seslenir ne yapıyorsun be adam burası han mıdır?              -adam ya nedir der. Burası benim sarayımdır. Senden önce kimindi ,babamın,ya ondan önce dedemin,ondanda önce büyük dedemin ya ondan önce İbrahim Edhem durur ve hiç der. Adam da gördün ya burası senin sarayın değilmiş demek der.Bizimle gelemeyecek şeyler için kendimizi dünya malına bağlamak niye?  
• Yine bir gün İbrahim sarayın çatısında bir çobana rastlamış. Ne yapıyorsun orada diye seslenmiş çobana. Çoban devemi kaybettim onu ararım demiş. Bre adam deveyi çatıda mı ararsın demiş.Çoban da ibrahim e sen bu saltanat içinde Allahı arıyorsun da benim çatıda aramam mı garibine gitti der.
• Kitaptaki en önemli hususlardan biride ölmeden önce uyanmaktır. Allah umarım hepimize nasip eder.

Bu kitapla ilgili anlatılacak daha çok şey var. Ama ben bu kadarı ile sınırlı tutmak istiyorum. Kitabı alıp okumanızı öneririm. Benim okumama vesile olanda yine bir bloggerdır. İnstagramda paylaştığı kitap listesi sayesinde bu kitabı okuyabildim. Sevgili Mu.Mine Yıldız teşekkürler...

''Namazdaki bedenimiz ,farklı kısımlarda farklı arapça harfleri temsil eder.Kıyamdayken elif rükudayken dal ve dizüstüne çöküp secde ettiğimiz zamanda mim harfine benzeriz.Bu harfleri yan yana koyduğumuzda da Adem yazar ki ''İnsan'' demektir.''